Cemrelerin eski takvimlerdeki Arapça karşılığı “Cemre-i ula beheva”, “Cemre-i saniye beab” ve “Cemre-i salise behak” şeklinde yazılırdı. Cemreler kışın soğuk günlerini geride bıraktığımızın müjdecisidir.
ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü Türk Halk Edebiyatı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Erman Artun, baharın müjdecisi olarak bilinen cemrenin ilkinin 20 Şubat’ta havaya düşeceğini hatırlatarak, yüzyıllardır denenmiş bir meteorolojik veri olan bu doğa olayı ile ağır kış koşullarının da sonlanacağını söyledi.
Prof. Dr. Erman Artun, halk arasında, ‘kor halindeki ateş’ anlamına gelen cemrelerin yüzyıllardır birer hafta arayla havaya, suya ve toprağa düştüğüne inanıldığını belirtti.
Prof. Dr. Artun, “Cemrelerin düşmesi kasım günlerine göre hesaplanır. Birinci cemre 20 Şubat’ta havaya, ikinci cemre 27 Şubat’ta suya ve üçüncü cemre ise 6 Mart’ta toprağa düşer. Cemreler, havaların ısınmaya başladığının ve kışın soğuk günlerini geride bırakmak üzere olduğumuzun müjdecisidir. Bu gelenekteki bilgi unsurları bizlere belki bilerek, belki de bilmeyerek dedelerimiz, ninelerimizden aktarılarak öğretilmiştir” dedi.
HALK METEOROLOJİSİ
Meteorolojinin atmosfer tabakası içinde oluşan tüm olayları konu edinen bilim dalı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Artun, yüzyıllar öncesinde halkın geleneksel yöntemlerle hava tahmini yaptığı ve buna ‘halk meteorolojisi’ adını verdiklerini söyledi.
Teknolojinin gelişmediği dönemlerde toplumlarda hava tahmininin yerel deneyimlerle yapıldığını belirten Prof. Dr. Artun, şunları kaydetti:
“Meteoroloji biliminden önce insanlar hava olaylarını geleneksel yöntemlerle tahmin etmekteydiler. Yüzyıllara dayalı yerel deneyim, görgü ve tahminlerle, atmosfer olaylarına ilişkin önceden bilinebilirlik oranı yüksek denebilecek bir düzeye ulaşmıştır. Bu tür toplumlar, çoğunlukla atalarından öğrendikleri yöntemlerle hava tahmini yaparlardı. Cemreler de bu geleneksel yöntemlerin bir parçası olarak hayatımızda yerini devam ettirmektedir. En önemlisi uzun süreli deneyim ve bilgi birikiminin ürünü olan halk hava tahminlerinde yanılgının az olduğunu görüyoruz.”
ÇUKUROVA Üniversitesi (ÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü Türk Halk Edebiyatı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Erman Artun, baharın müjdecisi olarak bilinen cemrenin ilkinin 20 Şubat’ta havaya düşeceğini hatırlatarak, yüzyıllardır denenmiş bir meteorolojik veri olan bu doğa olayı ile ağır kış koşullarının da sonlanacağını söyledi.
Prof. Dr. Erman Artun, halk arasında, ‘kor halindeki ateş’ anlamına gelen cemrelerin yüzyıllardır birer hafta arayla havaya, suya ve toprağa düştüğüne inanıldığını belirtti.
Prof. Dr. Artun, “Cemrelerin düşmesi kasım günlerine göre hesaplanır. Birinci cemre 20 Şubat’ta havaya, ikinci cemre 27 Şubat’ta suya ve üçüncü cemre ise 6 Mart’ta toprağa düşer. Cemreler, havaların ısınmaya başladığının ve kışın soğuk günlerini geride bırakmak üzere olduğumuzun müjdecisidir. Bu gelenekteki bilgi unsurları bizlere belki bilerek, belki de bilmeyerek dedelerimiz, ninelerimizden aktarılarak öğretilmiştir” dedi.
HALK METEOROLOJİSİ
Meteorolojinin atmosfer tabakası içinde oluşan tüm olayları konu edinen bilim dalı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Artun, yüzyıllar öncesinde halkın geleneksel yöntemlerle hava tahmini yaptığı ve buna ‘halk meteorolojisi’ adını verdiklerini söyledi.
Teknolojinin gelişmediği dönemlerde toplumlarda hava tahmininin yerel deneyimlerle yapıldığını belirten Prof. Dr. Artun, şunları kaydetti:
“Meteoroloji biliminden önce insanlar hava olaylarını geleneksel yöntemlerle tahmin etmekteydiler. Yüzyıllara dayalı yerel deneyim, görgü ve tahminlerle, atmosfer olaylarına ilişkin önceden bilinebilirlik oranı yüksek denebilecek bir düzeye ulaşmıştır. Bu tür toplumlar, çoğunlukla atalarından öğrendikleri yöntemlerle hava tahmini yaparlardı. Cemreler de bu geleneksel yöntemlerin bir parçası olarak hayatımızda yerini devam ettirmektedir. En önemlisi uzun süreli deneyim ve bilgi birikiminin ürünü olan halk hava tahminlerinde yanılgının az olduğunu görüyoruz.”