27 Şubat 2012 Pazartesi

Defineci Kimdir ?

0 yorum | Devamını Oku...

Defineci Kimdir ?

DEFİNECİ : Önceden saklanmış hazineleri bulmaya çalışan insandır. Bu işin başarılması için mutlaka bir eğitim alması gerekir, eğitimsiz defineci yarardan çok zarar verecektir. Bilinçsiz defineci neyi nerede ve nasıl arayacağını bilmez.
Eğitimsiz bir defineci, aynı zamanda iflah olmaz bir hastalığın bir umut sevdasının aşığıdır. Definecinin eğitim alacak bir kurumu yoktur. Bu itibarla kulaktan kulağa dolaşan rivayetlere göre hareket etmektedir. Bu nedenle  dedektör satıcılarının, medyumların, cincilerin ekmek tenkisi halindedirler.
Önemli: Yoğun teknoloji ve bilginin kullanıldığı  çağımızda , muhtelif  hurafelerle yola  koyulmak  akıl kârı değildir. Definecinin ve Arkeologun  ana kaynağı arazidir.
Definecinin sorunlarının başında eğitim sorunu gelmektedir. Bu soruna devletimizin el atması şu an itibariyle mümkün gözükmemektedir. O zaman bu sorunu nasıl aşacağız. Gelişmiş teknoloji sayesinde yazarak, yazdıklarını,tecrübelerini paylaşarak klasik anlayışta , yapıda kurtulabilir. Yardımlaşarak eğitim sorununu hal edebilirler.

1- Sözü doğru olmalıdır.
2- Tecrübelerini paylaşma işini bir görev saymalı
3- Çözemediği izleri korumalı , kırmamalıdır.
4- Yasal sınırları aşmamalı, kaçak kazı yapmamalıdır.
5- Tarihi bilgisi üst seviyede olmalı.
6- Bu alanda kullanacağı teknolojiyi iyi tanımlıdır.
7- Nefsine düşkün tamahkâr olmamalıdır.
8- Definecilik bir geçim kaynağı olarak görmemeli. Bir hobi şeklinde yapmalıdır.
9- Tarihi izleri korumalı,
        10- Defineci bir arkeolog kadar bilgili ve becerikli olmalıdır.
11- Yapacağı işleri bir plan dahilinde yapmalıdır.
12- Her bulduğu veriyi kayıt etmeli, sonrada yorumlamalıdır.
13- Hurafelerle  yola  çıkmamalı  Mutlaka  yüzeysel bulgularla  işe  başlamalı.
Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

İşaret Nasıl Çözülür ?

0 yorum | Devamını Oku...

Define  İşareti Nasıl Çözülür

Antik Dönem toplumlarda sık sık yapılan savaşlar,ani baskınlar, çete ve eşkıya soygunlarına karşı insanlar ellindeki muhtelif değerleri korumak amacıyla saklama ihtiyacı duymuşlardır, hatta günümüz insanların kısmen uyguladıkları alışkanlıklardır.Gömü işleri ve düzenekler genelde taş ustaları, sert cisimlere şekil vermekte usta insanlar (heykel tıraşlar) tarafından yaptırılırdı.

Bir gömüye neden işaretleme düzeneğine ihtiyaç duyuldu? Bu sorunun cevabındaki genel mantık şöyledir. Gömü başta güvenlik nedeni ile yapılırdı, gömen insan ihtiyaç duyduğu an gelip kolay bulacak, kolay kazacak ve gömü yerini kendisinde başka kimseler bilmeyecek, kendisi almadan ölürse gömüyü neslinde dininde ırkında biri gelip bulsun alsın gibi mantığı yatmaktadır. gömerken saklarken bile emniyet tedbirleri söz konusudur.

 NASIL ÇÖZÜLÜR
Yıllardan beri gelen tecrübeler gömülerin çoğunun kayaların içi oyularak kaya içine sakladıklarını göstermektedir.

İnsanlar yaşadıkları topraklar üzerinde sürekli bir takım izler bırakırlar ve bırakmaya da devam etmektedirler.

İşaret çözmede önce ihtiyaç duyulan şey; görülen rastlanılan figürün define olup olmadığıdır, kayalar üzerine yapılan bir takım şekiller iş olsun diye yapılmamıştır bunların birer amacı vardır, bunlar içinde dini sembolize eden, kabileyi sembolize eden, yerel beyi sembolize eden kralları sembolize eden ırkları sembolize eden bir takım kaya damgaları kullanılmıştır, gömü işaretlerini bunlarda ayırt edebilmek için eski insanların davranışlarını dinlerini gelenek ve göreneklerini çok iyi bilmek gerekir. her işaret define değildir.
Gömü işareti bir alfabe bir matematik kuralı dahilinde inşa edilmişlerdir. Bu nedenle gömü işaretleri zincirleme birden fazla olmalıdır. 

işaretlerden uygulanan genel mantık; gömünün işarete olan uzaklığı, derinliği bazen miktarı bazen de saklama biçimi şeklinde alfabetik ve matematiksel bir mantık hakimdir. 

İşaretleri çözerken aşağıdaki sorulara cevap aramalıyız. 

1- Gömü var mı? 
2-Nerede? 
3-Ne kadar uzaklıkta? 
4-Hangi yönde ? 
5-Ne kadar derinlikte 
6- gömünün saklandığı mekanın şekli nasıldır? 

bu açıklamalarda sonra sorularınıza aşağıdaki gibi davranarak cevap bulmamız lazım . 

1- Her işaretin bir dili vardır bu dil işaretin oluşturan şekillerin özellikleridir. 

Örneğin bir kaya üzerine çöreklenmiş oyma bir yılan olsun, önce yılanın özelliklerini sıralayarak çözmeye çalışalım, Yılanın özelliklerinde bir tehlike anında karanlık kuytu bir yere kaçar bu yer ya bir deliktir yada bir kaya altıdır, yılanın duruşu hareketsiz çöreklenmiş sabit başka hiç bir emare yok o zaman yılanın bulunduğu kayanın altına bakmamız lazım, yılanın diğer bir özelliği savunma silahı zehirdir. o zaman gömüde tuzak olabilir düşüncesi ile yaklaşmalıyız, 

2- İşareti kullanan toplum hakkında sosyoekonomik yönde inanç yönünde bilgi toplamak 

3-İşaretli kayanın etrafında çevresinde yüzey araştırması yapmak, insan tarafında müdahale edilen bu katmanları keşfetmek okumak bir çok kez insana nokta buluşu sağlar. çevresinde dikili birbirine yaslatılmış kayalar, tümsek, çukur gibi izleri aramamız lazım 

4- bu bilgilerden sonra yinede işareti çözemedik diyorsanız bu konulardan tecrübe edinmiş insanlardan yardım isteyiniz. İşaretleri koruyunuz kırmayınız kırana müdahale ediniz, 

Define kazıları ameliyata benzer, işin ehli bir cerrah ameliyattan  önce gereken tüm tahlilleri yapar.
Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Define İşaret Nedir?

0 yorum | Devamını Oku...

Define  İşareti Nedir ?

İŞARET (Epigrafi) = Bir tür şifreleme yöntemidir.Sakladığı varlıkları, değerleri herhangi bir
 tehlikeye karşı korumak ve sonrada gelip almaya yarayan şifreleme
 düzeneği ile  birlikte bir çeşit anlatım ve   bir  dildir. Bunlar  oyma  kabartma  ve  boyalama şeklinde  günümüze kadar  ulaşmıştır.  Kayalara yapılan her   figürün  motifin  mutlaka bir  anlamı vardır.  anlamsız manasız  hiç bir emek  sarf edilemez. ancak her  kaya damgası da  define  için değildir. Direkt  gömünün işareti olmaz . bunu unutmayalım.
Kaya damgaları mutlaka bize bir  şey  söylüyordur, yapım amacıda bu olmalı,  örneğin  kayalarda  çoğunlukta gözüken  yuvarlak  oymalar mezarı işaret eder, bu oymanın  yapılış amacı; Mezarın  yanında ki kayaya  oyularak  içine yağ dökülüp yakılıyordu, Bu  günkü mezarların  üstünde  yakılan  mumlar gibi biz  buna mumyalık desek  daha  mantıklı olacak. kare veya dikdörtgen  oymalarda aynıdır.  Bir  ok yön için  kullanılmıştır. Özetleyecek  olursak her figür ancak özellikleri ile  okunur. Örnek verecek  olursak  bir  buğday başağı berekettir, bereketi sembolize etmişlerdir, direkt defineyi değil.
Her kaya  damgası define olamayacağı kesindir. Buna göre  bunları biz bir  kategoriye  ayrılarım 
1- Devlet ve yöneticilerine ait damgalar.devleti ve devlet adamalarının  makamlarını ve devlet sınırlarını sembolize eder
2- Dini kurum ve din adamlarına ait damgalar. dini ve  din adamını sembolize eder
3- Kavimlere (aşiret) ait damgalar. kavmi sembolize eder
4- Şahısa ait damgalar. şahısı sembolize eder.
5- Süsleme  sanatı . Sadece sanat  içindir.
Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Defineyi Kim Nasıl Gömdü?

0 yorum | Devamını Oku...

Defineyi Kim Nasıl Gömdü ?

Gömüyü kimin gömdüğü konusunun bilinmesinde fayda vardır. Bu konuda herkes bir şeyler söyler yazarlar. Bunların iyi bilinmesi
 varlığın bulunması ve alınması zorluklarının bilinmesinde vardır. Definenin gömülüğü uygarlık ve kültürlere, zaman süreçlerine gömülme mevsimlerine ve hatta gece veya gündüz gömülmesine göre farklılık vardır.

Her gömü aynı olmadığı gibi tuzak ve aldatmacalar, iz ve işaretleri de farklı olabilir. Kazıya başlamadan önce bu konunun iyi etüt edilmesinde fayda vardır. Gömü veya define hangi çağda yıllarda gömüldü ise o çağın kültürel yapısını incelemek, gömen şahıslar bazında kim gömdü ise ona göre fikir yürütmede fayda vardır.

1. Savaşçılar: Fethe gidenler yol üstünde mevcut yerleşim yerlerinden topladıkları ganimetlerin hepsini götüremeyeceğinden belli noktalara sonradan gelip almak şartıyla kimsenin bulamayacağı belli noktalara gömmüşler ancak birçoğu geri gelinip alınmamıştır.

Gömen savaşçıların kültürel yapısı çok önemlidir. Örneğin Araplar ile Avrupalı savaşçıların gömüleri iz ve işaretleri ile tuzak ve aldatmacaları farklıdır. Buralarda özellikle tuzaklara çok dikkat edilmesi gerekir. Bir savaşçı gibi düşünmelisiniz ona göre hareket etmelisiniz.

2. Korsanlar: Kara veya denizde mevcut çete ve korsanları bölgelerinden topladıkları ganimetleri kendilerinin kolay sizin zor bulacağınız bir şekilde gömdüklerini biliniz.

- Korsanlarda savaşçılar gibi hazinenin kolay alınmaması için çok fazla tuzakla hazineyi beslerler. Bu uzakları anlamak gerçekten zordur. Anlık hayallere kapılmayıp tuzakları uzman kişilerce aşılmasında fayda vardır. Boşuna riske girilmemelidir.

- Burada önemli olan siz kendinizi onun yerine koyarak “Ne Yapar” sorusunu kendinize sorunuz. Nereye gömer ve nasıl iz ve işaretlerle nasıl tuzak ve aldatmacalar hazırlar. Sorusu önemlidir. İyi bir makine, iyi bir uzman etüdü ile kanunu arkanıza alarak problemleri teker teker aşınız. Riske girmeye hiç ama hiç gerek yoktur.

- Korsanların yıllar sonra bu hazineyi alacağı değerlendirerek belli iz ve işaret koymaları şarttır. Bu iz ve işaretleri iyi tahlil etmek gereklidir.

- Korsanların iz ve işaretleri savaşçılarınkinden farklılıklar gösterir. Korsanlar genelde su, güneş ve denizden kara görüntülerini kullanırlar. Bu konu işaretler bölümünde detaylıca incelenecektir.
3. Dönemin Yöneticileri: İşgallere karşı hazinelerini korumak veya çocuklarının yeniden iktidar veya krallık kurmaları için gerekli finansman çok gizli bir yere konularak gelecek için yatırım yapmışlardır. Bu hazinenin çok planlı ve iyi bir yere saklamalıydılar ki uzun yıllar boyunca kimse ulaşamasın.

- Burada önemli olan yine “Ben olsam nereye koyardım” sorunsudur. Bu kişiler akıllı, kurnaz ve planlı çalışan insanlar olduğu unutulmamalıdır. Etüdü iyi yapıp gözden hiçbir şey kaçırılmaması gerekir. Belki siz çözemezsiniz ancak çözülmeyecek define etüdü olmadığı unutulmamalıdır.

- Yönetim kargaşaları ve iktidar mücadeleleri sonucundaki çekişmelerden kendini garanti altına almak, ailesi ve kendisi için iyi bir yerde kendi ve ancak birkaç kişinin bildiği bir miktar hazineyi sigorta olarak koymak.

- Burada unutulmayacak bir şey vardır. O da çaresiz kalmaktır. Çaresiz insanların gömü yaparken gözönüne alabilecekleri tehlikeleri anlatmaya gerek yoktur. Çünkü “kedinin kuyruğuna basarsınız tırmalar” atasözünü anımsayınız. O anda o kadar çaresiz olabileceklerini unutmayınız.

4. Şahsi Gömüler: Buradaki gömüleri istediğiniz kadar sınıflandırabilirsiniz. Önemli olan hazineyi düşünmenizdir. Şahsi gömüleri bulmak çok kolay diğerlerine göre daha risksiz ancak değer bakımından diğerlerinden daha fakirdir.

Bir insanın serveti ile bir savaşçı, korsan, kral, bey, ağa vs. serveti karşılaştırılamaz. Şahsi servetlerin bir bölümünü ele alıp inceleyelim.

a. Din adamları: Papaz ve haham ağırlıklı olmak üzere elde mevcut hazinenin diğer dinlerdeki insanların eline geçmemek için tekrar alınmak üzere akıllı ve planlı bir şekilde gömmeleridir. Bu durum genelde savaş, istila, korsan-çete baskını, önceden tahmin veya duyum, iç çekişmelerden kaynaklanır.

Bu insanların dönemin akıllı, kurnaz ve alim sayılan insanlar olduğu unutulmamalıdır. Bu durum hazinenin alınma şartlarını ağırlaştırır.

Böyle kişilerin hazinelerini ele geçirmek için ilgili dinde mevcut işaret ve kültürel değerleri iyi tahlil etmek gerekir. Anlatılmak isteneni iyi anlamak gereklidir. Aksi takdirde çalışmalar boşa gidecektir.

b. Göç: Kendi istekleri veya zoraki göçe tabi tutulan köy veya kasabalılar bütün mallarını yanında götüremeyecekleri için oturup titizlik içerisinde hazineleri toplu olarak gömmüşlerdir. Buradaki amaç tekrar geri döndüklerinde bu hazineyi alıp tekrar eski yaşantılarına dönebilmeleridir. Bunların büyük bir bölümü tekrar geri dönmemişlerdir.

-Bütün halkın hazinesi tek bir yerde toplanıp gömülmesi düşünülemez. Parça parça ama önemli büyüklükte olmalarıdır. Bu gibi definelerde gömünün hediyesi sizi yanıltmasın. Etüdünüzü iyi yapmalısınız.

- Burada dikkat edilmesi gereken siz olsaydınız hazineyi tek bir yere mi gömerdiniz. Bence hayır 3-4 parça şeklinde gömerdim. Bunların bulunma olasılığı daha düşüktür. Biri bulunursa diğerleri bulunamaz. Şeklinde düşünürdüm. Ama mutlaka hediyesi yanıltıcı çalışmalar ve tuzaklarla gömüyü beslerdim. Paramı kolay kolay kimseye yar etmezdim.

c. Yaşlı insanlar: Bir hayat boyu çalışıp uğraştıktan sonra yaşlanan insanlar eğer çocukları yoksa eldeki değerli eşyalarını kimse bulamasın diye saklamalarıdır. Bu hazineler genelde küçük ölçekli olup şahsi eşya ve paralarından ibarettir.

Genelde ev, işyeri, bahçe, tarla, ahır veya kuyularına gömerler. Tuzak ve aldatmacası azdır. Genellikle tarihi ve kültürel değer açısından önemlidir.

d. Ölülere saygı: Eski dönemlerde kültür değerleri içerisinde ölü ile birlikte değerli eşyalarını da beraberinde gömmek vardır. Buradakiler şahsın şahsi eşyaları ve paralarıdır. Önemli bir şahsiyet değilse genelde ufak tefek şeyler gömerlerdi. Buralarda kayda değer eşyalar genelde olmaz.

- Mezarlar önemli yerlerdir. Hazine var diye mezarla kazılmamalıdır. Çünkü hangi mezarda hazine olduğu belli olup, orada da ölü yoktur.

- Burada yapılacak kazılarda kesinlikle izin alınmalı ve kanuni yapılmalıdır. Doğada mevcut güzellikler bozulmamalıdır.

- Mezar kazıları iyi etüt edilmedi ise kesinlikle yapılmamalıdır. Etüt edilemiyorsa mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır.

  Hazine veya defineyi kim gömerse gömsün iyi etüt edilerek risksiz çıkarılacağı bilinmelidir. Önce araştırma (yapılamaz ise uzmana başvurulmalı), sonra makine (maden analizinden arazi özelliklerine, doğal veya yapay durumuna), sonra kanuni izinle hazine rahatlıkla çıkarılıp zengin olmamak mümkün değildir. Ama önemli olan akıllı hareket etmektir. Profesyonelce davranmaktır.

Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Gömü Nasıl Anlaşılır?

0 yorum | Devamını Oku...

Definecilikte Bir İşaretin Gömü Olup Olmadığı Nasıl Anlaşılır ?

Ülkemizde hemen hemen her bölgede kayalar üzerine yontulmuş değişik şekillerde figürler,izler,çizgiler, yazılar ve canlılara ait resimlere rastlamak mümkündür.Bu şekilde geçmiş medeniyetlerin bıraktıkları bu izlerin ne anlama geldiği merak edilmiş yıllarca araştırılmış, tartışılmış bazıları hakkında bir takım kanaate varılmıştır.Bu medeniyet izlerinin hepsi define yada gömü gibi anlamak yorumlamak yanlıştır. Bunların bir çoğu define değildir. bizi ilgilendiren konu bunlardan hangileri direkt olarak gömüyü gösterir olanıdır. Unutmayalım ki gömüyü yapan insan kendisinden başka birinin bu gömüyü alma imkanı olmasın, kendi açısında rahat ve kolay olsun, işaret dediğimiz bu tür düzeneklerin yapım mantığı budur. O zaman bu işaretler nasıl çözülecek? sorumuza aşağıda kısaca cevap vermeye çalışacağız.

Öncelikle aşağıdaki konulara dikkat edelim!

1- İşaretin bulunduğu bölge yaşamaya elverişli ve yaşanmış olduğuna dair kalıntı ve izler olması,

2- İşaretin yapıldığı kaya iri yerli sabit olması,
3- İşaretin oyma yada kabartma olması,
4- İşaretin derin kalın biçimde yapılmış olması,
5- Aynı alan içerisinde manalı bir bağlantı ile birden fazla olması,
6- İşlendiği kayanın bir çok afetlere karşı dayanıklı sağlam olması
7- İşaret yapılan kaya su yatakları kenarında olmamalı (kimse su kenarlarına gömü saklamaz)

Bu niteliği taşıyan işaretler gömü olma ihtimali yüksektir. Bu özellikleri taşımayan figüranlar üzerinde durup uğraşmayalım.

İşaret çözümünde öncelikle tarihi bilgimizi yoğunlaştırmak, işaretin bulunduğu bölgenin tarihini öğrenmek, yapılan figüranın özelliklerini bilmek(örneğin bir yılan yılanın özellikleri birer ip ucudur) işaretin bulunduğu doğal coğrafyaya aykırı, çukur ,tümsek ,işaretli kaya gibi unsurları değerlendirmek, En önemlisi arkeolojik metotlara baş vurarak çözüm yollarını aramakla sonuca varılır.

Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Her İşaret Define Değildir

0 yorum | Devamını Oku...
Epigrafi sanatı; Eski yunan kavimlerinden Bizans’ın son dönemlerine kadar devam etmişlerdir,

Yunan kavimleri ayak bastıkları her yerde bu sanatın gelişmesine devam etmişler, bu sanatla uğraşan sanatkarlar; kaya,mermer seramik gibi cisimlerin üzerine çeşitli şekiller resimler semboller yaparlardı, İslam tarihindeki hattatlar gibi… Epigrafi sanatı sadece define şifrelemekle meşgul olmamışlardır.Genel olarak süsleme yazma gibi işlerle meşgul olmuşlardır.

Mezar taşlarına ve mezar yakınlarda bulunan ana kayalara yazılan yazılar, yapılan şekiller semboller genelde mezarda yatan insan hakkında bilgi vermektedir. Buna benzer bir kavim hakkında, inanç ve mezhepleri hakkında bilgi verilirken yazı işle değil de bir şekille izaha çalışıldığı görülmektedir.

Maalesef definecilik yapan insanlar, bilgi noksanlığı içerisinde olduklarından her gördükleri işaretleri, sembolleri define olarak yorumlamaktadırlar,

Resmi yolla yapılan kazı çalışmalarında nerdeyse tüm çalışmaların boşa çıkması bize taşlar,kayalar seramik ve mermer gibi cisimlerin üzerine yapılan her şekil, her sembol defineyi ifade etmediğini öğretmektedir.

Abdullah Vecdi ÇOBAN

Modern ve Profesyonel Definecilik

Define Nerede Aranır ?

0 yorum | Devamını Oku...
Definecilik gibi eğitim veren bir kurumun olmamayışı bir çok uyanık insanların iştahını

kabartmış, Definecilerin zaaf noktalarından faydalanılarak kocaman sektörler meydana getirilmiştir. İnsanımızın gözünün içine baka baka yalancılık, dolandırıcılık hat sefaya gelmiştir. günümüzde bu işi sıkılmadan utanmadan reklamlara başladılar.

Değerli arkadaşlar şunu kesinlikle unutmayınız. Hiç bir insan elindeki değerleri bir yere gömüp yanı başındaki kayaya ve ya kayalara bir çentik yada bir figür koyup; EY! millet ben buraya gömü yaptım deme mantıksızlığı içerisinde değildir. Arazide karşılaştığımız kayalar üzerinde gördüğümüz bir çok figürler mevcuttur, bunlar bire bir gömü için yapılmamıştır. Bunların bir çoğu mezarlardır, bazıları kabile veya kavimlere ait nişanelerdir, kaya mühürleridir, bir takım figürler sınır taşlarıdır v.s.



Önemli : Define sadece çil çil altınlardan oluşmaz, bir yazılı toprak tablet, bir figürlü vazo, bir yazılı kaya parçası v.s eser ve objeler kilolarca altın değerinden olduğunu unutmamalıyız, tahrip etmekten şiddetle kaçınmalıyız.

Defineci, gündönümü yani 21 haziran gönü doğaya çıplak göz ile izlemeye çalışması profesyonel defineciliğin gereğidir. Çünkü bu gündönümü gömünün atlar gibi bitkiler üzerinde etki edip sarartacaktır. İkinci gözlem dönemi rüzgarsız lapa lapa yağan kar zamanında doğayı gözlemlemektir. Gerçekten yer altında bulunan muhtelif metallerin otları sararttığı, kar yağışı esnasında karı erittiği çevresine göre karı geç tutup erken erittiği görülecektir. Bir başka gözlem yolu; kazılan toprak üzerinde ne kadar zaman geçerse geçsin mutlaka orijinal tabakaya göre yumuşak duracak birde üzerinde yetişen ot gibi bitki türlerinin boyu farklı ve kökleri kalın olacaktır. Bu gözlemler defineciyi ulaşmasında ciddi şekilde götürecektir.

Mezarlık alanlarında bitki örtüsü boyu çok yüksek sığ olmakla birlikte toprak rengi çevresine göre bir ton daha siyah olur. Bununda sebebi insan bedeninin de yüksek seviyede yağ bulunmasıdır.

Toprak altında bulunan altın ve gümüş gibi metaller atmosferdeki 15 ile 27 derece ıssı seviyesinde doğal olarak ısınacak ve genleşecek ısınma ve genleşe ile doğal olarak yaydığı manyetik alanı da aynı yönde açığa çıkacaktır. İletkenliği çok yüksek olan altın ,sıcaklığın etkisi ile elektronlarında büyük ölçüde bir hareketlilik olacaktır, bu hareketlilik sonucunda manyetik dalgaları sıkışarak toprağın en zayıf yerinde atmosfere dağılma yapacaktır. Elektronların genleşmesi ile meydana gelen manyetik üst seviyede bir sıkışma meydana getirecektir. Sıkışma ve sürtünme olayında ateşlenme olayı da gerçekleşebilir.Bu nedenle ot ağaç gibi bitki örtüsünün toprak altındaki damarlarını zayıflatıp çevresine göre erken sarmalarına neden olacaktır, eğer sıkışma ve sürtünme fazla ise o yerde bitki örtüsü kalmayacaktır. (Definecilerin hava ısısının 15 ve üzeri derecelerde detektörle arama yapmaları daha avantajlıdır. detektörlerle sadece toprak yüzeyindeki metaller bulunabilir. Fazlası için detektörler iş yapmaz umutlanmayınız.)

Defineci çıplak gözleri ile doğayı iyice gözlemlemelidir, arazının insan yaşamına elverişli olup olmadığına kanaat getirmeli, dikkatini aşağıda sırladığımız unsurlar etrafında yoğunlaştırıp araştırmaya başlamalıdır.



1- Harabe yerleri (Ören yerleri Gömü mezar ve muhtelif objeler bulunmakta ve sit alanı içinde olup yasal olmayan tahribattan kaçınalım)

2- Yığma tepeler (Tümülüs ve Höyük yapılarıdır. Muhtelif gömü ve objeler bulunmakta Yasalarımıza göre sit alanıdırlar tahrip etmekten kaçınalım.)

3- Çeşme veya pınar gibi su kaynakları çevreleri ( Gömü bulunabilinir.)

4- Üzerinde işaret resim veya sembol bulunan kayaların çevresi (Geneli Mezarlarıdır, içinde muhtelif mezar hediyeleri bulunur.)

5- Çeşitli medeniyetlere ait mezarlık alanları ( Mezar hediyeleri bulunur)

6- İnsan yaşantısına uygun mağara önleri (Gömü bulunabilir, yaşayan insanlara ait muhtelif araç ve gereçler ele geçirilebilir.)

7- Dini yapılar ( sebep ne olursa olsun saygılı davranmak gerekir İnancımızın gereğidir. )

8- Çakıl yığınlar ( Büyük çakıl yığınları Roma dönemine ait Tümülüslerdir, ufak olanları yine mezarlardır, bir çoğunda mezar hediyesi bulunmamaktadır.)

9- Şelale arkaları : Önemli bir araştırma alanıdır, mezar ve gömü bulunmaktadır.

10- Kale surlarının önleri : muhtelif sikke, savaş malzemesi bulunur.

11- Halk arasında define var olduğu söylentisi olan alanlar ( Yakın tarihe aittir, sabit ve kalıcı olan yüzey unsurları üzerinde durulmalı )

12- Köprü ayakları : Değerli arkadaşlar definecilik alanında faaliyet gösteren bir site bu tür bilgi vermektedir, sakın bu bilgiye uyup hiç bir tarihi yapıyı, köprüyü hanları ve sairleri define arama uğruna yıkmaya, tahrip etmeye yönelmeyelim. Yanlış ve art niyetli bir bilgilendirmedir . Hiç bir insan deli de olsa bile gidip su yatağına yada köprü ayağına altınlarını gömmez akıl işi değil. Lütfen itibar etmeyelim.

Şunu unutmayalım insanlar yaşadıkları yerlerde mutlaka bir kalıntı bırakmışlardır, bırakılan çeşitli kalıntılar zamanında yaşamış insanlar hakkında bilgi verir,

Define bu alanlar içinde olduğuna dair Arkeoloji bilimi ispatlamıştır. Başka yanlış yalan ve dolandırırcıların peşinde gidip zaman ve paranızı ziyan etmemenizi tavsiye ederiz.

Önemli : Yasal izin almadan kazı işlemine kalkışmayınız.



Abdullah Vecdi ÇOBAN

Modern ve Profesyonel Definecilik

Define Nedir ?

0 yorum | Devamını Oku...
Define, toprak altına saklanmış madeni para, külçe altın, gümüş ve kıymetli eşya olarak nitelendirilebilir.
Çeşitli hukuklar, tarihi gelişim içinde yeraltı madenleri ve define hakkında hükümler koymuştur. Feodal dönemlerde Avrupa ülkelerinde, memleketin tek sahibi krallardı. Dolayısıyla defineler de onların olurdu. Bugün de çeşitli Avrupa ülkelerinde define bulan, yetkili kuruma haber vermek zorundadır. El koyma amacı olmadığı sürece saklanması ağır bir suç sayılmaz. Fakat gerçekte defineyi bulanın bunu yanında bırakmasına genellikle izin verilir.

Yasalarımızdaki define tarifi: 

"Bulunmalarından çok zaman evvel gömülmüş veya saklanmış olduğu ve artık sahibi bulunmadığı muhakkak görülen kıymetli şeyler define addolunur. Define, içine gömüldüğü veya saklandığı gayrimenkul veya menkulün sahibinin mülkü olur. İlmi bir kıymeti haiz eşyaya ait hükümler mahfuzdur.

Abdullah Vecdi ÇOBAN

Modern ve Profesyonel Definecilik

Defineci Sorumluluğu Nelerdir?

0 yorum | Devamını Oku...

Definecinin birinci derecedeki sorumluluğu; Devletine ve tarihine karşı olan sorumluluğudur. Bu nedenle
 Ülkemizin tarihi dokusunu korumalı ve tahribata engel olmalıdır.
Yasalara Karşı Sorumluluğu ; Defineci Türkiye Cumhuriyeti Devleti Yasalarına uymalı, kaçak kazı,kaçak eser alım satım, aracı olma gibi fiiliyatlardan uzak durmalıdır, Yasal zorunluluklar yerine getirilmeden kazı yapmamalıdır.

Ailesine Karşı Sorumluluğu : Yasalara uymalı, kazı esnasında can güvenliğini almalıdır. Definecilik geçim sağlama kaynağı olmayıp, asil geçim işini terk edip definecilik yapmamalı, hobi şeklinde yapmalıdır.

Tarihi Eserlere Karşı Sorumluluğu : Kazı esnasında sadece çil çil altın çıkmaz beraberinde bir takım tarihi eserde çıkabilir, bunlar para etmez mantığı ile kırıp yok etmemeli, kazıda bulduğu her türlü eseri mahallindeki müzeye teslim etmelidir.

Ekip Arkadaşlarına Karşı Sorumluluk : Defineci çalışma ve araştırma esnasında ekip üyelerine karşı sorumluluk taşımalı tamahkar ve bencil olmamalı, verilen görevi zamanında ve başarılı bir şekilde yerine getirmelidir.

Çalışma Yöntemi Sorumluluğu : Tüm çalışmalarından bilimsel yöntemleri kullanmalı, zaman ve maddi kayıplara neden olmamalı, yüzeysel bulguları yok etmemeli ve kırmamalıdır. Can güvenliğini sağlamalıdır.

Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Defineci Ekibi Nasıl Olmalı?

0 yorum | Devamını Oku...

Define yalnız aranmaz ve yalnız araştırma yapılamadığı gibi, hiç mi hiç kaçak kazı yapılmaz.Araştırma ve gözlem için bir ekibe ihtiyaç duyulur. Ekip: tarih,elektronik ve arkeolojik bilgisi olanlardan kurulmalıdır.
Ekip içinde yer alan şahıslardan olması gereken unsurlar.
  1. Tamahkar olmamalı
  2. İspiyoncu olmamalı
  3. Bilgiyi paylaşmasını bilmeli
  4. İnançlı olmalı
  5. Uzlaşmacı olmalı,
  6. Güvenilir ve emin insan olmalı
  7. Yalan söylememeli
  8. Gözü tok eli açık olmalı
   Bu unsurları taşıyan insanların bir araya gelmeleri halinde zor olan şeylerin üstesinden erken gelinecektir. Sakın tanımadığınız hakkında yeterli araştırma yapmadığınız insanlarla yol çıkmayın para tatlıdır canınızdan olabilirsiniz.
Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Define Arama Ruhsatı

0 yorum | Devamını Oku...



T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜZESİ MÜDÜRLÜĞÜ
DEFİNE ARAMA RUHSATI


SAYI: 02.5-713.1 KONU:
............... ili,  ................. ilçesi,................ Bucağı,.............. .....köyü,................. yöresinde kroki ve fotoğraflarla
 belirtilen yerde define aramak isteyen ........................ 'na 2863 sayılı Kültür ve Tabiat
 Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 6. ve 50. maddeleri uyarınca aşağıdaki koşullara uyulmak kaydı ile define arama ruhsatı verilmiştir.

1-     Define araması, define aranacak yere en yakın müzeden görevlendirilecek ihtisas elemanı başkanlığında, Maliye ve Gümrük
ve İçişleri Bakardan temsilcisi gözetiminde yapılır.
2-  Define aranacak yeri incelemeye gelecek müze ihtisas elemanı ile, aramada bulunacak ihtisas elemanı, Maliye ve Gümrük veİçişleri Bakanları temsilcilerinin yol masrafı ve birinci derece devlet memuru harcırahı üzerinden yevmiyeleri, define arayıcısı
tarafından ödenir.  Bu yevmiyeler günlük zorunlu giderleri karşılamadığı takdirde, aradaki fark yevmiyelerin %50'sini geçmemek şartıyla define arayıcısı tarafından ayrıca ödenir.
3-  Define aramasından doğacak zarar ziyan ve kazı yapılan yerin eski haline getirilmesi ile ilgili masrafların tahmini tutan, ilgilimüze müdürlüğünce tespit edilir.
4-  Define arama ruhsatı, başkasına devredilemez. Bu iş için bir başkası tevkil olunamaz. Ruhsatname bir yıl sürelidir. Aynı şahsa aynı süre içinde birden fazla yerde define arama izni verilmez. Define araması, aralıksız en çok bir ay devam eder. Hava muhalefeti veya tabi afetlerden dolayı, bu süre içinde arama bitirilmezse, ruhsatname süresi, bir defaya mahsus olmak üzere, mülki amirce, en çok bir ay daha uzatılır.
5- Define aramasının, kanun ve yönetmelik hükümlerine göre, ilgililerce durdurulması halinde; arayıcı hiçbir hak zarar ve ziyan talebinde bulunamaz.
7-     Define aramalarında kültür ve tabiat varlığı bulunduğu takdirde arama derhal durdurulur ve durum Bakanlığı'nca geçer akçe

olarak değeri tespit edilir.
8-     Bulunan definenin Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nca geçer akçe olarak değeri tespit edilir.
a)  Define hazineye ait arazide bulunmuşsa %50'si arayıcıya,
b)  özel ya da tüzel kişilere ait yerde bulunmuşsa %40'ı arayıcıya, %10'nu ise mülk sahibine verilir.
9- Define arama çalışmaları görevliler ile arayıcının imzasını taşıyan tutanaklarla günü gününe tespit edilir. Bu tutanaklar ve arama sonunda tanzim edilecek nihavi tutanak Bakanlığa gönderilir.
Madde 11- Define araması, define aranacak yere en yalcın müzeden görevlendirilecek ihtisas elemanı başkanlığında, Maliye ve Gümrük ve İçişleri Bakanlarının mahalli birer temsilcisi gözetiminde yapılır.

DİĞER HÜKÜMLER
Madde 12- Define aranacak yeri incelemeye gidecek müze ihtisas elemanı, Maliye ve Gümrük ve İçişleri Bakanlarıtemsilcilerinin yol masrafı ve birinci derece devlet memuru harcırahı üzerinden yevmiyeleri define arayıcısı tarafından ödenir. Bu yevmiyeler günlük zorunlu giderleri karşılamadığı takdirde aradaki fark yevmiyelerin %50'sini geçmemek şartıyla define arayıcısı tarafından ayrıca ödenir.
Madde 13- Define aramasından doğacak zara ziyan ve kazı yapılan yerin eski haline getirilmesi ile ilgili masraflar define arayıcısına aittir. Bu masrafların tahmini tutan ilgili müze müdürlüğünce tespit edilir.
Madde 14- Define arama yerini incelemeye gidecek Müze ihtisas elemanının harcırahı önceden 12. ve 13. Maddelerde yazılı diğer harcamalar ise arama başlamadan öce arayıcı tarafından bir devlet bankasına müze müdürlüğü adına yatırılır. Müze müdürü aramadan önce görevlilere avans öder.
Hizmetin yerine getirilmesinden sonra görevlilerin verecekleri hak ediş belgelerine göre kesin hesap yapılır. Artan para arayıcıya iade edilir.
Madde 15- -Çalışmalar, görevliler ile arayıcının imzasını taşıyan tutanaklarla günü gününe tespit edilir. Bu tutanaklar ve arama sonunda tanzim edilecek nihai tutanak Bakanlığa gönderilir.
Madde 16- Define aramasının mevzuat hükümlerine göre ilgililerce durdurulması halinde arayıcı hiçbir hak zarar ve ziyan talebinde bulunamaz. Define aramalarında kültür ve tabiat varlığı bulunduğu takdirde arama derhal durdurulur ve Bakanlığa bildirilir. Arayıcı bulunan kültür ve tabiat varlıkları üzerinde hiçbir hak iddia edemez.
Madde 17- Define aramasında çıkan buluntular Bakanlıkça tayin edilecek en az üç kişilik bir uzman heyetine incelettirilir. Elde edilecek buluntular kültür ve tabiat varlığı ise müzelere, define ise Maliye ve Gümrük Bakanlığına teslim edilir. Madde 18- Bulunan definenin Maliye ve Gümrük Bakanlığınca   geçer akçe olarak değeri tespit edilir. Define hazineye ait arazide bulunmuşsa %50'si arayıcıya, özel veya tüzel kişilere ait arazide bulunmuşsa %40'ı arayıcıya, %10'u ise mülk sahibine verilir.
Abdullah Vecdi ÇOBAN
Modern ve  Profesyonel Definecilik

Define Yargıtay Kararı

0 yorum | Devamını Oku...
Yargıtay Kararı

Ceza Genel Kurulu

E. 1984/9 - 408

K. 1985/149



T. 18.4.1985

ÖZET : Definenin [gömünün] kesin yerini saptamaya çalışan sanıkların eylemi, uygulama aşamasına varmayan hazırlık

hareketi derecesinde kaldığın- dan, definenin yerini saptamış olsalar bile, ileride neye yönelik girişimde bulu- nacakları belli olmadığından, olayda define arama suçunun unsurları oluşmaz.

(1710 s. EEK. m. 46, 52)

(743 s. MK. m. 696)

Ruhsatsız sondaj ve kazı yapmak suçlarından sanıklar Şazi Lâtif, Selahattin'in hükümlülüklerine dair, (Çanakkale Ağır Ceza Mahkemesi)' nden verilen 23.2.1983 gün ve 99-32 sayılı hüküm, sanıkların temyizleri üzerine, Yargıtay Dokuzuncu Ceza Dairesi'nce incelenerek bozulup yerine geri çevrilmiştir.

İlk hükümde direnmeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 29.12.1983 gün ve 226-307 sayılı son hükmün

Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş, koşuluda yerine getirilmiş, olduğundan dosya C. Başsavcılığı'nın hükmün bozulması istemini bildiren 24.7.1984 gün ve 9-1233 sayılı tebliğnamesiyle Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü : İzinsiz sondaj ve kazı yapmaktan sanıklar Şazi, Kemal, Lâtif, ve Selâhattin'in 1710 sayılı Yasa'nın 46, 52 ve TCK. nun 59. maddeleri uyarınca hükümlülüklerine suçta kullandıkları dedektörün ve elde edilen eski paraların zoralımına ilişkin karar, Özel Dairece (define arama, definenin içine gömüldüğü veya saklandığı yerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla birtakım icrai hareketlerde bulunmayı icap ettirmesine, incelenen olayda sanıkların suç konusu yeri gizli bir maddenin izlerini tespite yarayan dedektör ile kontrol ettikleri; ancak herhangi bir ize rastlamadıkları anlaşılmış olup, rastlasalar bile ileride neye tevessül edecekleri belli olmadığına göre hareketlerinin define arama yönünden icrai hareketleri sayılamayacağı düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırıdır) biçimindeki gerekçesiyle bozulmuştur.

Mahkeme ise : a - Tanıklar, sanıkların savunmalarına uygun olarak olay gecesi saat 20.00 sularında köyce eski mezar olarak bilinen yerde ışık yandığını gördüklerini ve durumu muhtara haber verdiklerini muhtarın gelerek sanıkları elindeki maden arama makinesi ile birlikte yakaladığını söylemekte ve sanıklarda maden ve para aradıklarını açıkça ikrar etmektedirler. Maddi olay konusunda ifadeler arasında çelişki yoktur köyce eski mezar denilen bir yerin eski eser niteliğinde bulunduğu bilinmektedir ki sanıklar gece karanlıkta gelip ışık yakarak bu yerde arama yapmışlar, tanık olan köylüler de onların bu davranışından kuşkulanarak durumu muhtara haber vermişlerdir, ayrıca ek-58'deki belge bu yerin sit alanı içinde olduğunu ve korumaya alındığını açıkça belirtmiştir.

b - Maddi olay yukarıda yeniden vurgulandığı gibi ortaya konulduktan sonra mahkememizle yüksek Dokuzuncu Ceza Dairesi arasındaki uyuşmazlığın tartışmasına gelelim. Yüksek mahkeme define arama: "definenin içine gömüldüğü veya saklanıldığı yerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla bir takım icrai hareketlerde bulunmayı icap ettirmesine..." diyerek icrai hareketleri böylece sınırlamıştır.

Ek - 52 ve 53'deki emanet eşyası göstermektedir ki sanıklar eski paraları da bu kazı esnasında bulmuşlardır. Yani Yargıtay Dokuzuncu Ceza Dairesi'nin belirlediği eylem bile burada gerçekleşmiş, sanıklar kazıyı yaparak eski paraları ortaya çıkarmışlardır. Kaldı ki kurulumuz define arama suçunda icrai hareketlerinin yüksek direnin belirlediği şekilde olduğu görüşünde de değildir.1710 sayılı Yasanın 52. maddesi okunduğunda izinsiz define araştıranlar demiş 51. madde de bunu tamamlayan ve açıklık getiren "ruhsatsız sondaj ve kazı yapanları, eski eser kaçakçılığı yapan..." diyerek ayrıca bir kural getirmiş ve kazı yapanlar için (izinsiz) daha ağır ve ayrıca ceza getirmiş ve eski eser kaçakçılığı yapanlara da aynı ağır cezayı uygulamıştır. Mahkememiz burada sanıklar için daha ağır ceza belirlemesi gerekirken bir kez yanılgıya düşmüş ve 52. maddeyi uygulamıştır, Temyiz edenlerin sıfatı ve önceki kazanılmış hakları göz önüne alınarak bu konuda her hangi bir değişiklik yapılmamıştır.



Kanunun 52. maddeden kanımızca anlaşılan şudur : İzin almadan define aramak cezalandırılmıştır. Bunun maddi eylemi dedektörle aramayla başlayıp bulup çıkarmaya kadar sürer ve suça kalkışmada kanımızca mümkün görülmemektedir. İşte bütün bu nedenlerle mahkememizin önceki kararı yasaya uygun görülmüştür) biçimindeki gerekçesiyle ilk hükümde direnmiştir.

307 sayılı son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş, koşuluda yerine getirilmiş, olduğundan dosya C. Başsavcılığı'nın hükmün bozulması istemini bildiren 24.7.1984 gün ve 9-1233 sayılı tebliğnamesiyle Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü : İzinsiz sondaj ve kazı yapmaktan sanıklar Şazi, Kemal, Lâtif, ve Selâhattin'in 1710 sayılı Yasa'nın 46, 52 ve TCK. nun 59. maddeleri uyarınca hükümlülüklerine suçta kullandıkları dedektörün ve elde edilen eski paraların zoralımına ilişkin karar, Özel Dairece (define arama, definenin içine gömüldüğü veya saklandığı yerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla birtakım icrai hareketlerde bulunmayı icap ettirmesine, incelenen olayda sanıkların suç konusu yeri gizli bir maddenin izlerini tespite yarayan dedektör ile kontrol ettikleri; ancak herhangi bir ize rastlamadıkları anlaşılmış olup, rastlasalar bile ileride neye tevessül edecekleri belli olmadığına göre hareketlerinin define arama yönünden icrai hareketleri sayılamayacağı düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırıdır) biçimindeki gerekçesiyle bozulmuştur.

Mahkeme ise : a - Tanıklar, sanıkların savunmalarına uygun olarak olay gecesi saat 20.00 sularında köyce eski mezar olarak bilinen yerde ışık yandığını gördüklerini ve durumu muhtara haber verdiklerini muhtarın gelerek sanıkları elindeki maden arama makinesi ile birlikte yakaladığını söylemekte ve sanıklarda maden ve para aradıklarını açıkça ikrar etmektedirler. Maddi olay konusunda ifadeler arasında çelişki yoktur köyce eski mezar denilen bir yerin eski eser niteliğinde bulunduğu bilinmektedir ki sanıklar gece karanlıkta gelip ışık yakarak bu yerde arama yapmışlar, tanık olan köylüler de onların bu davranışından kuşkulanarak durumu muhtara haber vermişlerdir, ayrıca ek-58'deki belge bu yerin sit alanı içinde olduğunu ve korumaya alındığını açıkça belirtmiştir.

b - Maddi olay yukarıda yeniden vurgulandığı gibi ortaya konulduktan sonra mahkememizle yüksek Dokuzuncu Ceza Dairesi arasındaki uyuşmazlığın tartışmasına gelelim. Yüksek mahkeme define arama: "definenin içine gömüldüğü veya saklanıldığı yerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla bir takım icrai hareketlerde bulunmayı icap ettirmesine..." diyerek icrai hareketleri böylece sınırlamıştır.

Ek - 52 ve 53'deki emanet eşyası göstermektedir ki sanıklar eski paraları da bu kazı esnasında bulmuşlardır. Yani Yargıtay Dokuzuncu Ceza Dairesi'nin belirlediği eylem bile burada gerçekleşmiş, sanıklar kazıyı yaparak eski paraları ortaya çıkarmışlardır. Kaldı ki kurulumuz define arama suçunda icrai hareketlerinin yüksek direnin belirlediği şekilde olduğu görüşünde de değildir.1710 sayılı Yasanın 52. maddesi okunduğunda izinsiz define araştıranlar demiş 51. madde de bunu tamamlayan ve açıklık getiren "ruhsatsız sondaj ve kazı yapanları, eski eser kaçakçılığı yapan..." diyerek ayrıca bir kural getirmiş ve kazı yapanlar için (izinsiz) daha ağır ve ayrıca ceza getirmiş ve eski eser kaçakçılığı yapanlara da aynı ağır cezayı uygulamıştır. Mahkememiz burada sanıklar için daha ağır ceza belirlemesi gerekirken bir kez yanılgıya düşmüş ve 52. maddeyi uygulamıştır, Temyiz edenlerin sıfatı ve önceki kazanılmış hakları göz önüne alınarak bu konuda her hangi bir değişiklik yapılmamıştır.



Kanunun 52. maddeden kanımızca anlaşılan şudur : İzin almadan define aramak cezalandırılmıştır. Bunun maddi eylemi dedektörle aramayla başlayıp bulup çıkarmaya kadar sürer ve suça kalkışmada kanımızca mümkün görülmemektedir. İşte bütün bu nedenlerle mahkememizin önceki kararı yasaya uygun görülmüştür) biçimindeki gerekçesiyle ilk hükümde direnmiştir.

TMK. nun 696. maddesine göre "keşiflerinden çok zaman evvel gömülmüş veya saklanmış olduğu ve artık maliki bulunmadığı muhakkak görülen kıymetli şeyler define addolunur. Bu itibarla define arama; definenin içine gömüldüğü veya saklandığı yerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla bir takım icrai hareketlerde bulunmayı gerektirmektedir.

Olayda, sanıkların suç konusu yeri gizli bir maddenin izlerini tespite yarayan dedektör ile kontrol ettikleri ancak herhangi bir ize rastlamadıkları saptanmıştır. Dedektör ile yapılan kontrolün icrai hareket olarak kabulüne imkân görülmemiştir. Şöyle ki; olay tarihinde yürürlükteki 1710 sayılı Kanun hükümleri gereğince hazırlanan ve 14.9.1973 gün ve 14655 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan yönetmeliğin 3, 4 ve 5. maddeleri define aramak isteyenlerin bu yoldaki başvurma usullerini belirtmiş ve define aranacak yerin bulunduğu mevkiin bildirilmesi, 1/500 ölçeğinde kroki ve fotoğraflarının eklenmesi ve bunlar üzerinde define aranacak ve kazılacak sahanın 100 m2'yi geçmemek üzere işaretlenmesi zorunluluğunu da getirmiştir. O halde define aramak isteyenler için ilk koşul define bulunduğu sanılan yerin sağlıklı, kesin yerini tespit etmektir. Arama işlemi bu tespitten sonra başlayacak, gömülen veya saklanan kıymetli şeylerin bu yerlerden çıkarılması için elverişli vasıtalarla icrai hareketlere girişilecektir. Belirtilen nedenlerle sanıkların sabit olan eylemleri, varolduğu zan ve tahmin edilen definenin kesin yerini tespit etmeğe çalışmaktan ibaret, icrai hareket aşamasına varmayan hazırlık hareketi derecesinde kaldığından ve bu suretle bir definenin yeri tespit edilse dahi ileride neye tevessül edileceği de belli olmadığından olayda define arama suçunun unsurları oluşmamıştır.

Bu itibarla sanıklar vekilinin temyiz isteğinin kabulü ile, yerel mahkeme direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.

Sonuç : Açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki istem gibi direnme hükmünün (BOZULMASINA), depo paralarının geri verilmesine, 18.4.1985 gününde 2/3'ü geçen çoğunlukla karar verildi

Hakkımızda

Bu Sayfa Üzerinde Aklınıza gelecebilecek tüm sorulara cevap arayacağız, sormak istediginiz birşey varsa iletişim kısmından yazabilirsiniz.

Takip Listemizden

İstatistikler


Sitemizde 33 kategoride toplam yazı bulunmaktadır!

Görüntülenme

back to top