Tutulmalar Ve Astroloji

25 Aralık 2011 Pazar


TUTULMALAR VE ASTROLOJİ
Burçlar ayırt etme amacıyla dört üçlüye ve üç dörtlüye bölünürler. Üçlüler maddenin dört halinden oluşurlar: Ateş, Hava, Su ve Toprak. İkizler, Terazi ve Aslan ateş; Boğa, Başak ve Oğlak toprak; İkizler, Terazi ve Kova hava; Yengeç, Akrep ve Balık su burçlarıdır. Buna burçların ‘elementsel’ doğaları denir.
Dörtlüler ise Öncü, Sabit ve Değişkendir. Bunların sınıflandırılması şöyledir; Koç, Yengeç, Terazi ve Oğlak öncü; Boğa, Aslan, Akrep ve Kova sabit; İkizler, Başak, Yay ve Balık ise değişken burçlardır. Buna da burçların ‘yapısal’ doğaları denir.
Çok eski zamanlarda dört sabit burç vardır ve bunlar; Boğa, Aslan, Akrep ve Kova’dır.
Eski Çin’de bir yılın dört çeyreğini kabul etmişlerdi ve bunları Güneş batarken dorukta bulunan takımyıldızıyla karakterize ederlerdi. Bunlar;
Aslan Burcu _______________ ‘Kırmızı Kuş’ yıldızı
Akrep Burcu _______________‘Mavi Ejderha’ yıldızı
Kova Burcu ----------------------Kara Savaşçı’ yıldızı
Boğa burcu*_________________’Beyaz Kaplan’yıdızı
Bu dört sabit burca odaklandığımızda, Güneş, Ay ve gezegenlerin bu burçlarda toplandığında veya tutulmalar bu burçlarda olduğunda ve gezegenler bu tutulma noktasından transit yaptıklarında Dünya’nın bu fenomenlere şahit olan bölgelerinde çok şiddetli depremler olduğu ve son zamanlardaki gözlemlere göre doğal sismik düzensizliklerden dolayı kömür madenlerindeki patlamaları ve büyük dalgalara neden olan denizaltındaki depremler olduğunu söyleyebiliriz. Gel – git olaylar da bu yüzden olur. Çünkü o zaman temel burçlar olan Boğa, Akrep, Aslan ve Kova ile temsil edilen Dünya’nın temelleri tehdit altındadır. Bu burçlar birbirleriyle kare ve karşıt açı yaparlar, yani gerilim yaratırlar.
Örneğin, büyük depremlerden biri olan Abruzzi, İtalya’da 1915 yılının Şubat ayında gerçekleşmiştir. O esnada Ay düğümü ( Yani Ay tutulması gerçekleşiyormuş), Güneş, Uranüs, Jüpiter ve Merkür, Kova burcunda bulunmaktaydı.
Dekanatlar
Her burç 30 günlük devreden oluşur. Dekan, bu burçların 10’ar günlük devreleridir. Dolayısıyla, her burç, üç dekandan oluşur. Her dekanda tutulan Güneş ve Ay ayrı ayrı şeylerin olacağını simgeler.
Aşağıda geçmiş dönemlerde başvurulan, Ramsey ve diğer eski yazarların eserlerinden derlenen dekanatlara göre Güneş ve Ay tutulmalarının etkileri verilmektedir:
Güneş Tutulmaları
Koç: Bu burcun birinci dekanında tutulan Güneş orduların hareketliliğini, saldırıları, askeri bataryaların sevkiyatını, kargaşayı, kışkırtmayı, karşıtlıkları; kuraklık ve susuzluğu simgeler.
İkinci dekanda bazı yöneticilerin hapsedilmesini, üzüntüsünü, ölüm tehlikesini; meyve veren ağaçların ve toprakta yetişen bitkilerin çürümesini gösterir.
Üçüncü dekan, erkeklerin üzüntüsünü ve ıstırabını; büyük, yaşlı bir kadının ölümünü; ve sığırların yok olmasını temsil eder.
Boğa: Birinci dekanda, anlaşmaları ve kontratları bozar; ticarete, iş hayatına zarar verir; ekinleri tüketir.
İkinci dekanda, yolculara ve yanında çocuk bulunanlara tehlike işaretidir.
Üçüncü dekanda, bulaşıcı hastalık ve kıtlık demektir.
İkizler: Birinci dekanda, özellikle ruhban sınıf arasında çekişme, anlaşmazlık ve fesatlık göstergesidir; nefret ve kan davalarını uyarır; Tanrının ve İnsanlığın kurallarına itaasizliğe neden olur.
İkinci dekanda, korsan yayıncılık, hırsızlık ve cinayet gösterir.
Üçüncü dekanda, kralların, yöneticilerin ölümünü ve insanların dikkatini çeken ağır yaralanma olaylarını simgeler.,
Yengeç: Birinci dekanda, hava durumunda değişiklikler ve havada sorunlar göstergesidir. Kadınlara sorun getirir.
İkinci dekanda, nehirleri, su kaynaklarını kurutur. Kadınlar ve erkekler arasında patlamalar ve tutkulara neden olur.
Üçüncü dekanda, Yengeç burcunun etkisi altındaki insanlar arasında isyanları, bulaşıcı hastalıkları gösterir.
Aslan: Bu burcun birinci dekanında, ünlü bir prensin ölümünü ve mısır üretiminde kıtlığı simgeler.
İkinci dekanda, asiller ve büyük adamlar arasında kaygıları ve sorunları gösterir.
Üçüncü dekanda, şehirlerde baskıları, sıkıntıları ve yağmayı; kutsal yerlere saygısızlığı işaret eder.
Başak: Birinci dekanda, kralların ve yöneticilerin ölümlerini veya diğer felaketleri belirtir.
İkinci dekanda, salgın, kıtlık ve esaret söz konusudur.
Üçüncü dekanda, fırçaları veya kalemleriyle yaşayan ressamlar ve yazarların hayatlarında tersliklere, sürgünlere neden olur.
Terazi: Birinci dekanda, havayı bozar, tarımsal üretimde kıtlığa işaret eder.
İkinci dekanda, kralın ölümünü, salgınları ve esareti gösterir.
Üçüncü dekanda, asiller arasında sorunlara ve mülklerinin zarar görmesine neden olur.
Akrep: Birinci dekanda, savaş, nefret, isyan, esaret ve ihanet göstergesidir.
İkinci dekanda, savaşa muhallif kralların aleyhindedir.
Üçüncü dekanda, bir zorbanın yükselmesine, kralın ayaklığına ve tembelliğine işaret eder.
Yay: Birinci dekanda, erkekler arasında ihtilaf ve köklü nefrete işaret eder.
İkinci dekanda, develerin ve geviş getiren hayvanların ölümünü gösterir.
Üçüncü dekanda, atları ve orduları tehdit eder.
Oğlak: Birinci dekanda, büyük adamların mutsuzluğunu ve kötülüğünü; asillerin ve halkın isyanını simgeler.
İkinci dekanda, paralı askerleri komutanlarına karşı çıkmaya yöneltir.
Üçüncü dekanda, yöneticinin karmaşık işlere girmesini teşvik eder; kıtlığa neden olur.
Kova: Birinci dekanda, genel üzüntüyü ve acıyı işaret eder.
İkinci dekanda, soygunlara, hırsızlıklara, öfke patlamalarına , depremlere ve açlığa neden olur.
Üçüncü dekanda, tarım hayvanalarının, koyunların katliamın, telef olmalarını gösterir.
Balık: Birinci dekanda, nehirleri kurutur, deniz kıyılarına zarar verir.
İkinci dekanda, ünlü ve büyük adamların ölümünü, balıkların zarar görmesini gösterir; depremlere neden olur.
Üçüncü dekanda, askerlerin vahşiliğini, insanlıktan uzak olmalarını simgeler.
Ay Tutulmaları
Koç: Birinci dekanda gerçekleşen Ay tutulması, ateşlenmeyi, ev yangınlarını, orman yangınlarını ve havanın kuruluğunu gösterir.
İkinci dekan, bulaşıcı hastalık getirir.
Üçüncü dekan, kadınlar arasında prematüre doğumları ve benzer tehlikeleri işaret eder.
Boğa: Birinci dekan, sığırların hastalanması ve ölümü demektir.
İkinci dekan, bir kraliçenin ölümünü; tarımsal ürünün azlığını simgeler.
Üçücü dekan, yılanları ve sürüngenleri etkiler.
İkizler: Birnci dekan, düşmanların saldırısını ve yağmacılığı gösterir.
İkinci dekan, orduların ani hareketlerini; özel ve kamusal mallara el konulmasını işaret eder.
Üçüncü dekan, ünlü birinin ölümünü gösterir.
Yengeç: Birinci dekandaki Ay tutulması, savaşları canlandırır.
İkinci dekan, haraçları, dayanılmaz ölçüde vergileri ve benzer konuları simgeler.
Üçüncü dekan, kadın cinsinden ölümleri, ani yıkımları ve ıstırapları gösterir.
Aslan: Birinci dekan, kralın ani hastalığını veya büyük bir adamın ölümünü belirtir.
İkinci dekan, kralın yolculuğa çıkmasını ve olayların değişimini simgeler.
Üçüncü dekan, insanları ve orduları yeni girişimlere doğru harekete geçirir.
Başak: Birnci dekan, hastalıklara, isyana, insanlar arasında karmaşaya neden olur.
İkinci dekan, danışmanların ve katiplerin büyük zarar göreceklerini gösterir.
Üçüncü dekan, ölümlülere hastalık demektir.
Terazi: Birinci dekan, müthiş dolu fırtınaları yaratır.
İkinci dekan, herkes için zararlıdır.
Üçüncü dekan, tanınmış, ünlü insanların ölümü anlamına gelir.
Akrep: Birinci dekan, korkunç tufan, yıldırım ve fırtınalar ve belki de deprem demektir.
İkinci dekan, zeytinleri ve havayı kurutur; hummaya neden olur.
Üçüncü dekan, şiddetli hastalık, karmaşa, tartışma ve katliam göstergesidir.
Yay: Birinci dekan, hırsızlık ve yağma işaretidir.
İkinci dekan, atların ve katırların zarar göreceğini belirtir.
Üçüncü dekan, insanlar arasında kötülük demektir.
Oğlak: Birinci dekan, erkekler arasında kışkırtmaları, mükemmel bir insanın acı şekilde katledilmesini gösterir.
İkinci dekanda, askerlerin taarruzu, soygunlar ve tutuklamalar demektir.
Üçüncü dekanda, bir kralın ölümünün ve isyanın göstergesidir.
Kova: Birinci dekanda, bir kralın hastalanmasını belirtir.
İkinci dekanda, tüm dünyada toprağın tohumlarını tehdit eder.
Üçüncü dekanda, her konuda değişime neden olur.
Balık: Birinci dekanda, rahiplere ve dini yerlere acı getirir.
İkinci dekanda, büyük, ünlü bir adamın ölümü demektir.
Üçüncü dekanda, hem karada hem denizde soygun ve yağmanın göstergesidir.
Bu noktaya kadar yazılanlara göre yazarlar oldukça sıkıntılı dönemlerde yaşamışlar. Ancak itiraf etmek gerekir ki söylenen bazı manalar çok anlamsız görünüyorlar, bazıları da aşırı vahşi. Buna rağmen bazı açıklamaların da gerçekleşen olaylarla büyük uyum içinde olduklarını itiraf etmek gerekiyor.
Güneş veya Ay tutulması esnasında tutulan yıldızın boylamını bir yere not edip, bu nokta üzerine veya bu noktanın tam karşısına bir gezegen geldiğinde tutulma ile sembolize edilen olayları ortaya çıkarmak , bir tutulmanın olaylar üzerinde nedensel bir değeri bulunmadığını, daha ziyade bildirilen olayları işaret eden sembolik bir gösterge olduğunu açıklamaktadır. Bu durum, akşam yediyi gösteren bir saatin yemek zamanı geldiğini belirtmesine benzer. Saatin, yemeği hazırladığını ve servisi başlattığını söyleyemeyiz. Saat sadece yemek zamanının geldiğini gösterir. Tutulmaların zorlayıcı bir etkileri yoktur; ahlaki ve entelektüel anlamda yeterli etkileri de yoktur, ancak, kuşkusuz, aynı düzlemde var oldukları ve işlev gördükleri Dünya’nın kütlesi üzerinde doğrudan dinamik bir etkileri olabilir. Ayrıca insanın tüm göksel cisimlerin bileşimiyle , tam aynı olmasa bile, çok benzer kozmik elementlerden olulşan fiziksel bedeni üzerinde de hassas bir etkileri olabilir. Bu anlamda Güneş insan bedeninin organik yapısı ile Ay ise fonksiyonel yapısı ile bağlantılıdır.
Bunlara Örnek olarak şunları verebiliriz;
·İ.Ö. 19 Mart 721. Başak burcunda bir tam Ay tutulması. Hemen arkasından Babil, Sargon tarafından ele geçirildi.
·İ.Ö. 28 Mayıs 585. Güneş tutulması. Lidyalılar, Medler’e teslim olmuşlar ve savaş sona ermiştir.
·İ.Ö. 16 Temmuz 523. Ay tutulması. Bunu Kmayses’in ölümü izlemiştir.
·İ.Ö. 19 Ekim 502. Sabinlerin katliamı ve Valerius Publicola’nın ölümüyle sonuçlanan Ay tutulması.
·İ.Ö. 30 Nisan 460. Pers Savaşı ve Perslerin Mısır’dan çekilmeleri ile sonuçlanan Güneş tutulması.
·İ.Ö. 25 Nisan Ay tutulması ve 3 Ağustos Güneş tutulması 431. Bunlar
·Roma’da büyük bir kıtlık, Atina’da veba ve Peloponnesos savaşı izlemiştir.
·İ.Ö. 27 Ağustos 413. Tam Ay tutulması ertesinde Nicias ve gemisi fırtına yüzünden mahvoldu.
·İ.Ö. 14 Ağustos 394. Güneş tutulması. Persler, bir deniz savaşında Conon tarafından yenilgiye uğratıldılar.
·İ.Ö. 21 Haziran 168. Tam Ay tutulması. Ertesi gün Perseus (son Makedonya kralı), Lucius Aemilius Paulus’a yenildi.
Sonuç:
Bu ödev bana, Güneş ve Ay tutulmasının daha önceden öğrendiklerim gibi basit bir olay olmadığını, aksine bütün Güneş sistemini ve insanları etkileyen, değişik sonuçları olan bir doğa olayı olduğunu öğretti.
Ayrıca, verilen bir konu üzerinde araştırma yapma, rapor hazırlama ve rapor sunma hakkındaki bilgilerimi geliştirdi.
Kaynak: Bu okuduğunuz içerik internet üzerinden derlenmiştir. Sitemizde yer alan içerikler özgün içerik değildir. Bu içerik sizin içeriğinizse iletişim seçeneklerinden bize ulaşıp atıfta bulunabilirsiniz. 

0 yorum:

Yorum Gönder

Bilgi Arşivi

Hakkımızda

Bu Sayfa Üzerinde Aklınıza gelecebilecek tüm sorulara cevap arayacağız, sormak istediginiz birşey varsa iletişim kısmından yazabilirsiniz.

Takip Listemizden

İstatistikler


Sitemizde 33 kategoride toplam yazı bulunmaktadır!

Görüntülenme

back to top